Bu cuma hutbede hatipler cemaate şöyle seslendi

Bu cuma hutbede hatipler cemaate şöyle seslendi:

Muhterem Müslümanlar!

Mülkün yegâne sahibi olan Yüce Rabbimiz, en küçük zerreden uçsuz bucaksız kâinata varıncaya kadar her şeyi bir ahenk ve düzen içerisinde yaratmıştır. Yaratılıştaki bu muhteşem uyum, “Sünnetullaha yani Allahın hükmüne ve kanunlarına göre işlemektedir. Bizlere düşen, bu ilahi düzen ve yasalara göre hareket etmek, evrende var olan sebep sonuç ilişkisine uygun davranmaktır.

Aziz Müminler!

Sebepler dairesinde cereyan eden hadiselerden biri de afetlerdir. Deprem gibi afetlere engel olmak elbette mümkün değildir. Ancak akıl, bilim ve tecrübe ışığında afetlere karşı tedbir almak ve bunların yol açacağı tahribatı en aza indirmek öncelikli görevimizdir. İslamın emrettiği tevekkül anlayışının gereği de budur. Dinimiz, önce bütün tedbirleri almamızı, üzerimize düşen bütün sorumlulukları yerine getirmemizi emreder. Ondan sonra Allah’a tevekkül etmeye, Ona güvenip teslim olmaya davet eder. Nitekim bir adam Peygamber Efendimiz sallallaahuu aleyhi ves sel leme gelerek, “Ya Resûlallah! Devemi bağlayıp da mı Allah’a tevekkül edeyim, yoksa bağlamadan mı tevekkül edeyim.” diye sorduğunda Allah Resûlü sallallaahuu aleyhi ves sel lemin, ona şöyle cevap vermiştir: “Önce deveni bağla, sonra Allaha tevekkül et!”

Kıymetli Müslümanlar!

Aldığımız bütün tedbirlere rağmen acı bir hadiseyle karşılaştığımızda ise biz müminlere düşen sabırlı ve metanetli olmak, Allahın takdirine rıza göstermektir. İçinde bulunduğumuz durumu aklı selim ile değerlendirmek, ihmal, yanlış ve hatalardan gerekli dersleri çıkarmaktır. Cenâbı Hakka tazarruda bulunmak; tevbe ve istiğfarla, dua ve niyazla Ona sığınmak, rahmet ve yardımını istemektir.

Değerli Müminler!

Kur’anı Kerimde şöyle buyrulmaktadır: “İnsanların kendi elleriyle yapıp ettikleri yüzünden karada ve denizde düzen bozuldu; böylece Allah yanlış yoldan dönsünler diye işlediklerinin bir kısmını onlara tattırıyor.”Evet, afetlerin kötü neticelerinin bir kısmı kendi hata ve ihmallerimiz sebebiyledir. O halde geliniz! Afetlere karşı bilinçli, tedbirli ve hazırlıklı olalım. Sevgili Peygamberimiz sallallaahuu aleyhi ves sel lemin “Allah Teâlâ, birinizin yaptığı işi en sağlam şekilde yapmasından memnun olur.” hadisini kendimize rehber edinelim. Deprem kuşağı üzerinde yer alan ülkemizin gerçeklerine uygun adımlar atalım. Evlerimizi en doğru yere, en sağlam malzemeyle ve en güzel şekilde inşa etmenin gayretinde olalım. Heyelan ve sel riski bulunan bölgelerde, dere yataklarında bina yapmaktan kaçınalım. Kendi elimizle kendimizi tehlikeye atmayalım.

Aziz Müslümanlar!

Yüzlerce vatandaşımızın vefatına, binlercesinin etkilenmesine sebep olan 12 Kasım 1999 Düzce depreminin senei devriyesi olan yarın saat 18 57’de depremlere karşı toplumumuzda farkındalık oluşturmak amacıyla ülke genelinde “Çök, Kapan, Tutun” hareketleriyle deprem tatbikatı yapılacaktır. Rabbimiz Kur’anı Kerimde, “Kim, bir canı kurtarırsa bütün insanların hayatını kurtarmış gibi olur.”buyurmaktadır. Bir canı kurtarmak, bir insanın hayata tutunmasına katkıda bulunmak, bu amaca yönelik faaliyetlerin içerisinde olmak, son derece saygın ve değerlidir. Bu vesileyle siz kıymetli kardeşlerimizi bulunduğunuz yerdeki en güvenli noktada hem bu tatbikatta yer almaya hem de Afad tarafından verilen eğitimlere katılmaya davet ediyorum.

Hutbemi bitirirken geçmişten günümüze afetlerde vefat eden bütün kardeşlerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Cenâbı Hak, ülkemizi, milletimizi ve tüm insanlığı her türlü afetten muhafaza buyursun. Amin.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir