Aydınlık yarınlara kitap okuma yarışmasının ödül töreni yapıldı

Aydınlık yarınlara kitap okuma yarışmasının yerel ödül töreni Diyarbakırın merkez Kayapınar ilçesi Millet İlkokulu konferans salonunda 14 Ocak saat 13’te yapıldı. Törende selamlama konuşmasından sonra Eymen Said Uzan Kendi besteleyip seslendirdiği ezgileriyle mini bir konser şöleni sundu. Törenin başlangıcında selamlama konuşmasını Hayrat Vakfı Diyarbakır Temsilcisi Mehmet Altay yaptı.

Selamlama konuşmasında şu sözlere yer verdi: Esselamu aleykum ve rahmetullahi ve berekatuhu ebeden daima! Evvela Kainatın bütün zerratının gerek toplu olarak ve gerekse ferdi olarak âcizlik ve fakirlik dilleriyle varlığının ve birliğinin kesinliğine şahitlik ettikleri ve bizleri yoktan var eden, varlığından haberdar eden,  var olma, insan olma, Müslüman olma gibi sayısız nimetlerle ihsanda bulunan, ve bizleri bu mükemmel maddi ve manevi cihazlarla donatıp her şeyi bize müsahhar kılmakla bize değer verdiğini ve bizi sevdiğini göstern Sânii Hakîme, nihayetsiz sonsuz hamd ve senalar olsun.İkinci olak; kâinatın tılsımını açıp şifrelerini çözüp ayetlerini keşfedip açıklayan ve bütün varlıklardan sorulan ve bütün akılları hayret içinde meşğul eden üç müşkil ve müdhiş soru olan; necisin, nereden geliyorsun ve nereye gidiyorsun sorularına ikna edici ve makbul cevab veren; bizlere müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderilen, güzel ahlakıyla bütün insanlığa önder ve rehber kılınan, ümmeti olmakla şereflendiğimiz ve rahmeten lilalemin olan peygamberimize kainatın zerreleri adedince salat ve selam olsun. Ve yine Allahın rahmeti, inayeti, selameti, bereketi, mağfiret ve saadeti onun yolunda gidip ona tabi olanların üzerine olsun.Kıymetli Veliler, Sevgili Öğrenciler ve Muhterem Misafirlerimiz; aydınlık yarınlara kitap okuma yarışması ödül törenine hoş geldiniz, safalar getirdiniz, şeref verdiniz. Ehlen we sehlen. Ser sera ser çava.Bizler Kuranın hikmetini, İmani, İslami ve de İnsani değerleri korumak ve yaşatmak için Hayrat Vakfı çatısı altında gönüllü iyilik kervanıyla yarım asırdan fazladır çalışmalarımıza dünyanın ulaşabildiğimiz her yerinde devam etmekteyiz. Evet Kuran medeniyeti İnsanlığa şu esasları sunar. Dayanak noktası olarak kuvvet yerine hakkı kabul eder. Gaye olarak menfaat yerine fazilet ve Allahın rızasını kabul eder. Hayatta ise kavga ve çekişme yerine yardımlaşmayı esas tutar. Toplumun bağlarını ırkçılık ve milliyetçilik yerine dini, vatani ve mesleki bağları kabul eder. Sonuç olarak ta sınır tanımayan nefsin kötü arzularını engelleyerek ruhu yüksek değerlere teşvik ve yüce hislerini tatmin eder. Ve insanı kemalat-ı insaniyeye sevk edıp insan eder. Bu temel esaslarla toplumda birliği, dayanışmayı, yardımlaşmayı, kardeşliği ve neticede dünya ve ahiret saadetini sağlar. Nitekim bu Kuran medeniyeti sayesinde İslam ümmeti;  asırlar boyunca, nice alimler, üstadlar, evliyalar, rehberler yetiştirdiğine şanlı tarihimiz şahittir. Ecdadımız, dünyaya hediye ettiği İslam medeniyeti değerleriyle gittiği her yerde merhamet ve adaletle hükmederek huzuru sağlamış ve gönülleri fethetmiştir.Hayrat vakfı olarak gayemiz, ecdadımızın tertemiz mirasına sahip çıkarak manevi değerlerimizle donanımlı, mukaddesatına bağlı; vatanını, milletini seven, manevi değerleri yüceltmeye gayret eden; tarih şuuruna sahip, çağın gerektirdiği teknolojiyi kullanıp geliştirebilen, toplumun menfaatini şahsi menfaatlerinin üzerinde tutabilen nesiller yetiştirmektir.Peygamber efendimiz(asm) da “Hiçbir anne-baba, çocuğuna güzel terbiyeden daha kıymetli bir bağışta bulunmamıştır.” Diyerek evladlarımıza bırakacağımız en kıymetli mirasın ve en değerli servetin güzel terbiye olduğunu vurgulamaktadır.Hazreti Ali Allah ondan razı olsun efendimiz de ‘’Dünyayı isteyen ilim okusun, ahireti isteyen ilim okusun, her ikisini isteyen yine ilim okusun.’’ demekle Okumanın ve öğrenmenin dünya ve ahiret saadetinin temeli olduğunu belirtmektedir.Doğru ve güzel terbiyeyi kazandıran ve insanı dünya ve ahiretine hazırlayan en güzel kaynak ve en güzel arkadaş kitabdır. Kitabların da en üstünü ve en başta geleni şübhesiz Kur’andır. Kuranın ise bize ilk emri oku olmuştur. İnsan okuyarak öğrenir ve kendini geliştirir. Aslında kainat ta büyük bir kitabdır. Onu okumak ve onunla sahibini tanımak ta insandan istenen bir hakikattır. Nitekim Ustad Bediuzzaman Hazretleri Kastamonuda iken bir kısım lise talebeleri yanına gelerek bize Allahımızı tanıttır öğretmenlerimiz Allahı anlatmıyorlar, dediklerinde Ustadımız onlara Öğretmenleri değil okuduğunuz fenleri dinleyiniz. Zira her bir fen kendi lisanı mahsusuyla Allahtan haber veriyor onu gösteryor onu tanıtıyor ve onu sevdıriyor.Yine Bediuzzaman haazretleri, Kur’anın ve Kur’ana ait terbiyenın önemini anne babalara şu şekilde ifade eder. Kur’ân’ı okumanın fâidesi, yalnız hafız olmak ve dünyada onunla bir makam kazanmak, bir maaş almak değil; belki her bir harfi, hiç olmazsa on hayrından tâ yüze, tâ binlere kadar Cennet meyvelerini, âhiret fâidelerini vermesini düşünüp ve ebedî hayatın rahatını ve saadetini temin etmek niyetiyle okumak lâzımdır. Evet, mekteplerde, dünya maişeti, ya rütbeleri için fenleri ders okumak, bu kısacık dünyevî hayatta derecesi, fâidesi bir ise, ebedî hayatta Kur’ân ve Kur’ân’ın kudsî kelimelerini ve nurlu ve imanî mânâlarını öğrenmek binler derece daha kıymetlidir. Onlar şişe hükmünde, bunlar elmas hükmündedir. Evet, dünyaya ait işler, kırılmaya mahkûm şişeler hükmündedir. Bâki olan ahirete ait işler ise, gayet sağlam elmaslar kıymetindedir. İnsanın fıtratındaki şiddetli merak ve hararetli muhabbet ve dehşetli hırs ve inatlı talep ve hâkezâ şedid hissiyatlar, umuru uhreviyeyi kazanmak için verilmiştir. Bizler Hayrat Vakfı mensubları olarak aydınlık yarınlara ulaşmanın, ancak milli ve manevi köklerimizden beslenen, gözü atide kökü mazide gençlerimizle mümkün olacağına inanmaktayız. Bunun gereği olarak; ulvi gayelerin peşinde koşan, idealleri memleket ve ümmet merkezli olan, zamanın ruhunu yakalamış, vicdan ve merhamet sahibi, güzel ahlaklı, tarihi derinliklerinin ve zenginliklerinin farkında, sorumluluklarının bilincinde gençler yetiştirmek ve yetiştirilmesine katkı sağlamak için çalışıyoruz. Bu amaçla vakfımızın Milli Eğitim Bakanlığı ile Gençlik ve Spor Bakanlığı ile  yaptığı protokollerle bu milletin evladına ücretsiz olarak Allah rızasını umarak Kuranı öğrenme, doğru okuma, anlama, yorumlama dersleri ile Osmanlıcayı okuma-yazma ve belge çözme kurslarımız devam ediyor. Hem yüz yüze hem online olarak kurslarımızı devam ettiriyoruz. Okulların tatil olduğu dönemlerde hem kendi yerlerimizde hem de belirli bir iki okulda bu eğitimlerimizi gönüllü olarak devam ettiriyoruz. Sizleri de kurslarımıza davet ediyoruz. İnternet üzerinden Online olarak evlerinizden de kurslarımıza katılabiliyorsunuz. Biliyoruz ki ilim öğrenmenin yaşı yoktur. Ayni zamanda öğrenmenin sınırı da yoktur. Beşikten mezara kadar ilim şiariyla 7-70 herkese Kuranı ve hakikatlerini öğretmeye devam diyoruz. Milli eğitim bakanlığımızın izni ve onayı çerçevesinde yürüttüğümüz  “Aydınlık Yarınlara” adlı Online Kitap Okuma Yarışmamızla ile ilgili; öğrenci, veli ve öğretmenlerden gelen çok olumlu dönüşler bizleri fazlasıyla memnun ve mesrur eylemiştir.   Kaybedeni Olmayan Yarışma sloganı ile hareket ettiğimiz yarışmamıza onay veren Milli Eğitim Bakanlığı’mıza, yarışmanın her aşamasında destek veren Kamu Kurumlarımıza, Sivil Toplum Kuruluşlarımıza, Okul Müdürlerimize, Öğretmenlerimize ve yarışmayı merakla takip eden Velilerimize, özellikle yarışmaya katılan tüm Öğrencilerimize teşekkür ederiz. Katkı sunan herkesten Allah razı olsun.Son olarak konuşmamı Bediuzzamanın şu sözleriyle bitirmek istiyorum. ‘Ey bu vatan gençleri! Frenkleri taklide çalışmayınız. Âyâ, Avrupanın size ettikleri hadsiz zulüm ve adâvetten sonra, hangi akılla onların sefahet ve bâtıl fikirlerine ittibâ edip emniyet ediyorsunuz? Yok, yok! Sefihâne taklit edenler, ittibâ değil, belki şuursuz olarak onların safına iltihak edip kendi kendinizi ve kardeşlerinizi idam ediyorsunuz. Âgâh olunuz ki, siz ahlâksızcasına ittibâ ettikçe, hamiyet dâvâsında yalancılık ediyorsunuz. Çünkü şu surette ittibâınız, milliyetinize karşı bir istihfaftır ve millete bir istihzâdır. dedi.

Hayrat vakfı Diyarbakır temsilcisi Mehmet Altay’ın Selamlama konuşmasının ardından Eymen Said Uzan Kendi besteleyip seslendirdiği ezgileriyle mini bir konser şöleni sundu. Daha sonra dereceye girenlere hediyeleri takdim edildi. Tören toplu fotoğraf çekimiyle tören son buldu.

                                                                 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir